Ana içeriğe atla

YARIM ELMA GÖNÜL ALMA

Bugün size çok sevdiğim bir komşumuzla aramızda geçen bir anımızı anlatacağım. Çoğunuzun bildiği gibi yaz aylarında Kütahya'nın kaplıca bölgelerinden birisi olan Yoncalıda kalıyorum. Çok tatlı komşularım var. Hele "Kötaaya şivesiynen gonuşuvesinle bi, nahanda onlaa dinleyiverisin aaşama gadaa" Doğal olarak ihtiyaçlar için zaman zaman Kütahya'ya gitmek gerekiyor. Yine ihtiyaçlarımızı almak için Kütahya'ya gitmek üzere evden çıktığım bir gün, hiç bir zaman benden dualarını esirgemeyen; Mürüvvet teyzem ve Hüsniye teyzem namaz saatleri dışında kalan zamanlarını değerlendirdikleri apartmanın kapısının önünde oturuyorlardı. Ayak üzeri biraz sohbet edip, hal hatır sorduktan sonra, arabaya doğru giderken, "Kütahya'dan istediğiniz bir şey var mı?" diye sordum. Hayatımda yediğim en lezzetli haşhaşlı gözlemenin ustası olan Hüsniye teyzem "a-ah olum. Sağ salim gidip gelive yeter" dedi. Mürüvvet teyzemse bana doğru burnunu kıvırarak; "sağol olum, yük etmiyemin şinci sana. Hafif bişeylee getirive. Taşıması golay olcek bi altın bilezik yetee." deyip, güldü. Hiç beklemediğim bu cevapla ufak bir şaşkınlık yaşadım. Hüsniye teyzem de gülüp, "amanın Mürüvvet, ne iyi ettin de hafıf bişeyle istedin Golaycene daşıyıveri" Gülüştükten sonra arabaya atladım, Kütahya'ya gittim. Sonra da bijuteri aramaya başladım. Bulduktan sonra da sarı bir bilezik aldım. İşlerimi de hallettikten sonra eve döndüğümde, namaz vakti olmadığından kapının önünde oturuyorlardı. O bileziği verdikten sonra Mürüvvet teyzemin gözlerindeki o şaşkınlıkla karışık mutluluğu görseydiniz, eminim sizin de içinizde mutluluktan kaynaklı bir kıpırdanma olurdu. Ertesi günün akşamında kapı çaldı. Açtığımızda elinde bir paketle ve ışıl ışıl gözleriyle Mürüvvet teyze duruyordu. Bana hediye almış, onu getirmiş. Antalya'ya döndükten sonra telefonla da olsa birbirimizi habersiz bırakmıyoruz. Pahada küçük, gönüllerde ise ölçülemeyecek büyüklükte bir hediye oldu. Bu hediye hergün bana dua eden bir teyze kazandırdı. Size de sevdiklerinizi şaşırtmanızı tavsiye ederim. Onların duaları ayakta tutuyor beni. Hakan Algan Resmi Web Sitesi

Yorumlar

  1. Herkese böyle komşulara sahip olmayı diliyorum. "Ev alma, komşu al" diye boşuna soylenmemiş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle katılıyorum. Sizlere de böyle komşuluklara sahip olmanızı dilerim

      Sil
  2. Hakan abicim gönlüne ve kalemine hayranım. En yakın zamanda görüşmek üzere.
    :)

    YanıtlaSil
  3. Umarım görüşürüz. Çok teşekkürler

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

DUVAR En yararlı, bir o kadar da zaŕarlıdır duvar örmek. O nasıl oluyor diyenleri duyar gibiyim. Kullanıma bağlı. Duvarı nereye ördün? Ne kadar ördün vs, vs. Gizlenmek için mi, örtünmek için mi ördün? Sana zarar verecek doza göre, seni görmemesini mi, yoksa ulaşıp da zarar vermemesini mi istiyorsun? Önce buna karar verip ona göre örmeli duvarı. çok güçlüyse o duvarı aşamamalı.Bana bulaşmasın, geçsin gitsin diyorsan sağlamlığı önemlı değil. Görmesin yeter. Önemli olan doğru tehlikeyi tesbit edersen ona göre duvar örmek. İşte o zaman yararlı olur.

KUŞ BEYİNLİ

Bir çoğumuz, birisine kızdığımızda, hemen "aptal" anlamında kullandığımız, "kuş beyinli" tanımını yaparız "insan beynimizle". Kazların göçlerini gerçekleştirirken hava direncini en aza indirebilmek için ve güçlerini en verimli şekilde kullanabilmek adına, yerlerini sırasıyla değiştirip "V" şeklinde uçtuğunu göz ardı ederek. Hatta eşi öldüğünde başından ayrılmayan angut kuşunun sadakatini önemsemeyerek. Yoksa bir karganın, yerden veya ağaçtan aldığı cevizi kırabilmek için, yüksekten aşağıya bırakmasını mı örnek vermeli? Örnekler böyle uzayıp giderken, ben size bir dönem beslediğim güvercinlerden bahsedeceğim. Evimin terasında güvercin beslemiştim. Sadece uğraşacak bir şeyler olsun diye, Esatın tavsiyesiyle ve bir çift güvercinle başlamıştım. Ölenler, çoğalanlar derken, beslemeyi bıraktığımda oniki güvercini başkalarına dağıttım. Ama çok şey öğrendim o "kuş beyinliler"den. Tek eşliler. Hepsi bir kümeste ama raf gibi ayrı yuvalarda ka...

RAHAT UYU

... Milyonlarca kişi hiç görmediği birisi için nasıl gözyaşı döküp özler diye düşünen varsa bu gün saat 09:05'te televizyon karşısına geçsin. Bu gün ailemizin en büyük ferdinin ölüm yıldönümü. Çocuğu var mıydı diye soranlar Türkiyenin güncel nüfusuna bakıp kaç evladı olduğunu görebilir. Bazısı hain evlat olmak üzere o kadar çocuğu var. Emanetin emin ellerde. RAHAT UYU... Hakan Algan