Ana içeriğe atla

Kayıtlar

doğa etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

ŞİİR GÜNÜ (YEŞİL)

  ... Camı açıp baktığımda, Hele ciğerlerimi oldurunca çam havasıyla. Huzur kapladı içimi. Aynısını yine yaptım ama Sonraki gün  azaldı biraz içimdeki huzur Devam etti her geçen gün azala azala. Taa ki o orman yeşili  bina bitesiye kadar, Ağaçlârla beraber bitti içimi kâplayan huzur. Dün yine baktım camdan, Bakınca gördüm, görmem gerekenler yerine, Oŕman yeşili binayı ve adamların gözündeki Doların yeşilini. Huzur dolan içim, Hüzünle doldu bu sefer. Hakan Algan

CENNET BURA MI OLA?

  ... Bu gün bir belgesel seyrettim. İngıliz yapımı. Adamlar kalkmış, gelmiş, adım adım ülkemizi gezmiş. Bir, iki bölüme de sığdıramadıklarından anladığım kadarıyla altı, yedi bölüm çekmişler.. Neredeyse bir tek "ölenlerden cennete gideceklerin gelecekleri yer burası" demedikleri kaldı.  Ne yalan söyleyeyim, gezip gördükçe benim de aklına ister istemez; "öldüm de cennete mi düştüm?" diye sormaķ geliyor. Bu vatandi. Tüm eleştrılerıme rağmen, zor bir anında da, yanında bulabileceğin kişiler arasında; belki de ailenden önce komşun gelir. Yabancı birisi geldiğınde de kendisini ülkesinden daha rahat hissedecebileği misafirperverliği görür. Bu da millet işte. Kıymetini bilelim, bilmeyenlere bildirelim. Hakan Algan

MÜSİLAJ

Ne zamandır bir müsilaj muhabbetidir gidiyor. Doğadaki kirlenmenin sorumlusunu bulduk. Bizim kadar masum, pamuk prenses kadar güzel, O'nu kurtaran prens kadar iyi niyetli insanların buna sebep olması beklenemezdi zaten. Her zamanki gibi, kötü bir olaydaki sorumluluğumuzdan daha sıyrılıp, bir suçlu bulmak gerekiyordu. Suçluyu bulduk hamdolsun. Böylece bir olaydan daha alnımızın akıyla çıktık. Adı da afilli. "MÜSİLAJ". Görüntüsünden dolayı da, söylemesi daha kolay olan "DENİZ SALYASI" diyoruz. Tamam, salya demek biraz itici gelebilir ama ne deseydik? Doğanın canına okuduk, doğa da suratımıza tükürdü mü deseydik? Bunu söylemeyi yakıştıramıyoruz kendimize değil mi? Ama doğayı bu hale getirmeyi yakıştırdık. Ne bir sorumlu aramaya gerek var, ne de buna afilli isimler aramaya. Artık yüzleşme zamanı gelmedi mi? Biz doğanın canına okuduk ve bu da doğanın suratımıza tükürmesi. Umarım artık akıllanırız da, tükürükle kalır...

KORONADAN MESAJ VAR

Neredeyse hepimizin ortak düşüncesi olan, "2020 kabus gibi geçti" düşüncesi karşısnda, aslen Çinli olduğu iddia edilen, 19. kuşaktan Cavit Koronanın ne düşündüğünü merak ettik hep. Bunu öğrenmek içinde aylardır sessizliğini koruyan koronaya mikrofonu uzattık. İşte Koronanın 2020 ylı değerlendirmesi; "Aslında 2019 doğumlu olmama rağmen bir çoğunuz beni 2020 ylında tanıdınız. Böyle bir dünya seyahatine çıkmak için de çok geç kaldığımı düşünüyorum. Çok daha önce dedelerim bu seyahati gerçekleştirseydi, faturası bu kadar ağr olmayabilirdi. Bazı şeylerin önemini daha önce anlayabilirdiniz. Hep bana soruyorlar neden sadece insanlara bulaşıyorsun diye. Düşünsenize sadece karnını doyurmak için ve ya kendini tehlikede hissettiğinde, başka bir canlıya zarar veren birine neden bulaşayım? Benim derdim her şeyin kıymetini unutmaya başlayan insanlara hayatın güzelliklerini hatırlatmak. Bir çoğunuzun sandığı gibi sizleri öldürmeye çalışmıyorum. Ben olmasaydm, Arkadaşlarnızla