Bir çoğumuz, birisine kızdığımızda, hemen "aptal" anlamında kullandığımız, "kuş beyinli" tanımını yaparız "insan beynimizle". Kazların göçlerini gerçekleştirirken hava direncini en aza indirebilmek için ve güçlerini en verimli şekilde kullanabilmek adına, yerlerini sırasıyla değiştirip "V" şeklinde uçtuğunu göz ardı ederek. Hatta eşi öldüğünde başından ayrılmayan angut kuşunun sadakatini önemsemeyerek. Yoksa bir karganın, yerden veya ağaçtan aldığı cevizi kırabilmek için, yüksekten aşağıya bırakmasını mı örnek vermeli? Örnekler böyle uzayıp giderken, ben size bir dönem beslediğim güvercinlerden bahsedeceğim. Evimin terasında güvercin beslemiştim. Sadece uğraşacak bir şeyler olsun diye, Esatın tavsiyesiyle ve bir çift güvercinle başlamıştım. Ölenler, çoğalanlar derken, beslemeyi bıraktığımda oniki güvercini başkalarına dağıttım. Ama çok şey öğrendim o "kuş beyinliler"den. Tek eşliler. Hepsi bir kümeste ama raf gibi ayrı yuvalarda ka...
Çok doğru aslında, kalemine sağlık sevgili yazarım 👏
YanıtlaSilYaşadığımız hayata farklı bakan insanların sonrası için de farklı bakışı...
YanıtlaSilÇift dikiş yapmakta fayda var
YanıtlaSilİlla üzecen bizi değil mi? Hani yaz okuluna kalmıştım? Kesin torpil koydun araya:(
YanıtlaSilBunun temasını sevmedim.
YanıtlaSilHayat bir okul, ölüm ise mezuniyey 😊
SilHerkes biraz incinmiş bu yazıdan dolayı. İncinmek derken kastım üzüntü duymuşlar. Ancak ben de aynı kanıdayım dostum. Özellikle son zamanlarda.. ölüme hasret duyuyorum sanki zaman zaman...
YanıtlaSil